İnşaat sektörü 2013 başından itibaren yine yukarı doğru ivmesine geri döndü.Geçtiğimiz yılı 0,6 büyüme ile kapatan sektör yılın ilk çeyreğinde yüzde 5,9'luk büyüme ikinci çeyreğinde yüzde 7,6’lik büyüme göstererek toplamda ilk altı ayda yüzde 6.8 büyüme gösterdi.Yılın ilk çeyreğinde yüzde 2,9 büyüyen Türkiye ekonomisi 2. çeyrekte yüzde 4,4 büyümeyi yakaladı.2013 yılının ikinci çeyreğinde yakalanan yüzde 4,4'lük büyüme 2011 yılının son çeyreğinden bu yana en hızlı büyüme olarak kaydedildi. İkinci çeyrekte Türkiye ekonomisi yüzde 5,2 büyümüştü. Ekonominin lokomotifi olarak görülen inşaat sektörünün ekonominin büyümesinin üzerinde büyüme göstermesi önümüzdeki dönem için de olumlu sinyaller vermekte.İnşaat sektörü yüzde 6,8 büyüme rakamıyla ekonomiye büyük katkısı olduğu göstermekte. Özellikle istihdam oluşturma kabiliyeti sayesinde ortaya çıkan çarpan etkisi mekanizmasıyla ekonomik hayat üzerinde çok önemli olumlu etkilere sahip olduğu tespit edilmiştir.
İnşaat sektörünün, ekonominin lider ve sürükleyici sektörlerinden birisi olarak kabul edilmesinin nedeni inşaat sektörü ile diğer ekonomik sektörler arasındaki yakın ilişkidir. Bazı akademik araştırmalar, sektörler arası ilişkilerin yoğunluğu bakımından inşaat sektörünün, yirmi ekonomik sektör içinde en güçlü dört sektörden birisi olduğunu göstermektedir.1İnşaat sektörü, diğer pek çok sektör tarafından üretilen ürün ve hizmetleri girdi olarak kullanmakta ve inşaat faaliyetinin nihai ürünü olan yapılar, farklı sektörlerin ürettiği ürün ve hizmetlerin bir bileşeni olarak karşımıza çıkmaktadır.2 Diğer sektörler ile olan alışverişi nedeniyle inşaat sektöründe yaşanan büyümenin ekonominin diğer sektörlerinde de büyütmeyi tetikleyeceği ve bu yolla genel ekonomik büyümeye katkı yapacağı kabul edilmektedir. Dahası inşaat sektörünün büyüme dönemlerinde önemli bir istihdam kaynağı olarak işlev gördüğü ve işsizliğin azaltılmasında etkili olduğu da kabul edilmektedir. Bu değerlendirmeler neticesinde pek çok ülkede, inşaat sektöründeki büyüme, makroekonominin gelişmesi için bir araç olarak ele alınmıştır. Hükümetler, ekonomiyi dengede tutmak amacıyla inşaat yatırımlarını arttıracak ve destekleyecek politikaları devreye sokma eğilimde olmuşlar ve ulusal kalkınma stratejileri kapsamında inşaat sektörüne önemli roller vermişlerdir.
Son döneme baktığımızda konut kredi faizlerinin birkaç puan artması tüketiciyi tedirgin etse de konut satışlarına çok büyük etki yapması beklenmiyor.Ortadoğu'daki karışıklık kafalarda soru işareti oluştursa da sektörde genel beklenti mevsimsel olarak azalan satışların eylül sonundan itibaren artacağı yönünde. İnşaat şirketleri konut alacak kesimin faiz artışından psikolojik olarak etkilenip alımını ertelemesinin önüne geçmek için bankalarla anlaşma yoluna gidiyorlar.Birçok proje 0,90’lara çıkan faiz oranları 0.60 oranlarına indiren kampanyalar düzenliyor yada düzenleme arifesinde.Diğer taraftan kısa bir süre önce konut kredi faiz oranlarının 1,5 puan ve üzerinde olduğu hatırlanırsa şua anki oranlar o kadar caydırıcı gözükmüyor.Sonuç olarak TÜİK raporlarına göre birinci çeyrekte ipotekli konut satışı 115.508 adet diğer satışlar 158.318 adet toplam konut satışı 290.010 adet olarak gerçekleşirken ikinci çeyrekte ipotekli satışlar 129.818 adet diğer satışlar 165.192 adet olarak gerçekleşmekte.Sektör’ün büyüme yönündeki ivmesinin devam etmesi, Türkiye'yi de içine alan Ortadoğu’daki bölgesel tüm olumsuzluklara rağmen yıl sonunda Türkiye ortalamasının üzerinde büyüme gerçekleşmesi bekleniyor.