ABD’de kendi markasıyla otel işletmeciliği yapan The Marmara Grubu, New York’taki otellerinin sayısını 3’e çıkaracak. The Marmara İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Öztürk, “Manhattan’daki otelimizden çok memnunuz. İkinci otelimiz üzerinde çalışırken, karşımıza bir fırsat çıktı, Park Avenue’de bir bina daha aldık. 1-1.5 yıla kadar ikinci oteli, sonra da üçüncüsünü açacağız” dedi.
The Marmara İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Öztürk, ABD’nin en önemli turizm destinasyonlarından New York’un Manhattan bölgesinde gruba ait otelin performansından, krize rağmen çok memnun olduklarını, ABD’deki otel sayısını 3’e çıkaracaklarını söyledi. The Marmara Manhattan’ın yüzde 20’sinin otel müşterisinden, yüzde 80’inin de kısa süreli konaklama yapan rezidans müşterilerinden oluştuğunu kaydeden Öztürk, “New York ne olursa olsun sadece ABD’nin değil dünyanın en çok turist çeken kenti. New York’ta yeni bir otel açmak için bir süredir aldığımız arazi üzerinde çalışırken, karşımıza yeni bir fırsat çıktı. New York’un en lüks caddelerinden ‘Park Avenue’ üzerinde, otel olarak kullanmaya çok uygun bir bina daha aldık” dedi.
Park Avenue’yi öne aldı
Park Avenue’nin İstanbul’da Nişantaşı ya da Bağdat Caddesi gibi New York’un önemli lüks tüketim merkezlerinden biri olduğunu belirten Öztürk, şunları söyledi: “Park Avenue New York’un en önemli caddelerinden biri, burada çok sayıda dünyaca ünlü otel ve birçok şirketin genel merkezi bulunuyor. Park Avenue’deki binayı alınca, bunu Manhattan’daki projemizin önüne çektik, binayı 1-1.5 yıl içinde renove ederek ABD’deki ikinci otelimizi faaliyete açacağız. Manhattan’daki diğer arazi üzerindeki çalışmalarımız ise sürüyor. Arazi üzerindeki eski binaların yıkımını tamamladık. Projelendirme aşamasındayız, buradaki oteli de tamamlayınca, ABD’deki otel sayımız 3’e çıkacak.”
Deneyimli olduğumuz kentler
The Marmara Grubu olarak, yurtdışında da kendi markalarıyla otel işletmeciliği yapmayı tercih ettiklerini kaydeden Öztürk, grubun planlarını şöyle anlattı: “Şu anda turizm alanında faaliyet gösteren 10 tane tesisimiz var. Otellerin ve Esma Sultan Yalısı gibi etkinlik merkezi olarak faaliyet gösteren tesislerimizin hem mülkü bize ait, hem de işletmesini kendimiz yaptığımız için çok farklı coğrafyalara yayılmayı tercih etmiyoruz. Deneyimli olduğumuz, bildiğimiz kentleri seçiyoruz. New York’a grubun oradaki inşaat faaliyetlerinden yararlanarak girmiştik. Şimdi oradaki ikinci ve üçüncü oteli açmamız da yine aynı şekilde, inşaat şirketimizin sağladığı sinerjiyle mümkün oldu. Grup olarak şehir otelciliğine odaklanmak istiyoruz. İstanbul, New York, gibi büyük şehirlerde büyüyeceğiz.”
İzmir ve Ankara hâlâ ucuz
Türkiye’de büyümede İstanbul’a odaklanacaklarını söyleyen Öztürk, “Bodrum ve Antalya’daki otellerimizin performansından da memnunuz. Özellikle Bodrum son dönemde Türkiye’nin lüks destinasyonu olarak öne çıkıyor. Bodrum’daki fiyatlar da İstanbul gibi yükselmeye başladı. İzmir ve Ankara gibi büyük kentlere şu anda girmeyi düşünmüyoruz. Çünkü bu kentlerdeki fiyatlar bizim için hâlâ düşük. Bizim konumlandığımız segmentte şimdilik İstanbul’da büyümeyi istiyoruz” diye konuştu.
Yelken yarışlarına sponsor oldu, amaç Bodrum’u St. Tropez’ye dönüştürmek
The Marmara Bodrum’un 1998’den bu yana faaliyette olduğunu hatırlatan Bölge Genel Müdürü Uygar Koçaş, şunları anlattı: “Bu yılın ilk 4 ayında geçen yıla göre dolulukta yüzde 50 artış sağladık. İlk 4 ayda yüzde 42 doluluk oranıyla son yılların en güzel kışını geçirdik. Bu artışta Bodrum Açıkdeniz Yelken Kulübü’nün (BAYK) düzenlediği Kış Trofesi’ne sponsor olmamızın da payı var. Türk Ekonomi Bankası’nın da (TEB) co-sponsor olduğu kış trofesi ocak ayında başladı. Yarışların olduğu günlerde Bodrum’da restoranlarda bile yer bulmak için önceden rezervasyon yaptırmanız gerekiyordu. Yarışların da etkisiyle bu yılın 4 ayında 4 bin 500’ü aşkın misafir ağırladık. Bunların yüzde 45.6’sını Türkler oluştururken, yüzde 12.9’unu ABD’liler, yüzde 11’ini de İngilizler oluşturdu. BAYK’ın organizasyonuna 3 yıllığına sponsor olduk. Amacımız Bodrum’un Fransa’nın yelkencilik ve turizm alanında en çok turist çeken St. Tropez beldesine dönüştürme hedefine katkıda bulunmak.
İstanbul ve Bodrum lüks destinasyon
The Marmara Bölge Genel Müdürü Uygar Koçaş, turizmde İstanbul ve Bodrum’un en güçlü lüks destinasyon adayları olduğunu belirterek “Bodrum’a hâlâ en çok Türkler geliyor. Ancak son dönemde açılan 5 yıldızlı zincir otellerin de etkisiyle, lüks tüketim yapan turist sayısı arttı. Bodrum’da kışın 120 Euro’lardan başlayan oda fiyatları, yazın 350 Euro’ya kadar çıkıyor.”
Small Luxury Hotels grubunda 3 Türk
The Marmara Bodrum’un dünyanın küçük lüks otellerinden oluşan ‘Small Luxury Hotels of the World’ grubuna üye olduğunu hatırlatan Hüseyin Öztürk, “Dünyada 550 küçük ama lüks otelin üye olduğu bu gruba Türkiye’den The Marmara Bodrum ilk giren otel oldu. Şu anda toplamda 3 Türk otelinin üye olduğu Small Luxury Hotels grubuna üye olmak, dünyanın her yerinden belli bir gelir seviyesinin üzerinde müşteriye ulaşmanızı sağlıyor. Les Ottomans ve Tomtom Suit Hotel de bu gruba üye ” şeklinde konuştu.
Hürriyet
