Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, yatırımcıların imar planlarındaki boşluklardan faydalanarak yaptıkları 'uyanıklıklar' karşısında harekete geçti.
Bakanlık, turizm tesisi ruhsatı bulunan fakat konuta dönüştürülüp o şekilde satılan tüm projeler için bir genelge yayınladı.
Proje geliştiricilerin suiistimallerinin önüne geçip sektörü disiplin altına almak için yapılan bu girişimle birlikte başta İstanbul Boğaziçi olmak üzere büyükşehirler ile Ege ve Akdeniz kıyılarındaki turizm merkezlerinde milyon dolarlara satılan rezidanslarda tapu işlemleri durduruldu.
Milliyet'in haberine göre; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü tarafından tapu müdürlüklerine 29 Ocak 2013 tarihinde gönderilen yazıda, 3194 sayılı İmar Kanunu'na atıfta bulunularak, "Herhangi bir saha, her ölçekteki plan esaslarına, bulunduğu bölgenin şartlarına ve yönetmelikhükümlerine aykırı maksatlar için kullanılamaz" hükmü hatırlatıldı.
Otele daha fazla imar
Genelgede özellikle turizm bölgelerinde bir parsel üzerinde isteğe bağlı olarak konut ya da turizm tesisi yapılmasına yönelik 'tercihli kullanım' getirildiği belirtilerek, turizmi teşvik etmek için 'tercihli kullanım'larda turizm tesisi inşaat emsalinin konut alanları inşaat emsaline göre daha yüksek verildiği vurgulandı.
Yazıda hem Çevre ve Şehircilik Baklanlığı hem de Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan tespitlerde imar planlarında turizm tesisi olarak belirlenen alanlarda, turizm belgesi alan yatırımcıların sözkonusu alanlarda turizm tesisi yapmak yerine, kat irtifakı ve kat mülkiyeti kurarak bu alanları konuta dönüştürüldüğü ifade edildi.
Bu durumda turizm emsaliyle inşa edilen alanların konuta dönüştürülmesiyle sosyal donatı eksikliğine ve haksız kazanca yol açacağı belirtildi. Genelgede turizm tesis alanlarının imar planlarına göre farklı kullanılarak imara aykırılık oluşturduğu kaydedildi.
Tapu siciline işleniyor
Bakanlık, turizm alanı olarak görülen ve planları açıkça belirtilmeyen parsellerin sonradan konuta dönüştürülmesinin engellenmesi için de yaptırımlar getirdi. Buna göre ilgili belediye ya da il özel idaresi tarafından bu tür turizm alanları tapu siciline bildirilecek. Aynı kurumlar kat irtifakı ya da kat mülkiyeti kurulması sürecinde onaylı mimari projedeki tüm bağımsız bölümlerin kullanım amacının belirtilmesini isteyecek. Bu alanlara ait yönetim planlarında konut amaçlı kullanımlar uygun görülmeyecek. Aynı kurumlar, cins değişikliği işlemlerinde de söz konusu imar planında turizm tesisi alanı olduğunu ilgili tapu müdürlüğüne bildirecek.
'Haksız kazanç son bulacak'
Bu uygulamadan özellikle İstanbul Boğazı'nda bulunan ve milyon dolarlara satılan projeler etkilendi. Şimdiye kadar yapılan tapu devirlerinde geriye dönük işlem yapılamazken, bu süreçten sonra yapılan satışlar ise durdu.
Satışa henüz çıkmayan yatırımcılar da, projelerini revize etmek zorunda kaldı. Karşılaştıkları tablo karşısında şoka giren yatırımcılar ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın kapısını çalmaya başladı.
Bakanlığın ise bu tür haksız kazançlar karşısında kamu yararını gözeterek yaptırımlar uygulayarak, yatırımcıların gerçek imar planlarına göre yönlendirme yapması bekleniyor.
Atı alan Üsküdar'ı geçti
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Müdürlüğü'nün yayımladığı genelge 29 Ocak 2013 tarihinden önceki satışları kapsamıyor. Geriye dönük hukuki işlem yapılamadığı için genelge, halen satışı devam eden ya da satışa başlama hazırlığında olan projeleri bağlıyor. Birbirine komşu parsellerde yer alan iki projeden biri, turizm imarı aldığı inşaatını konuta çevirerek satışlarını 29 Ocak'tan önce bitirdiyse bu projenin sahibi olan müteahhide bir yaptırım uygulanamıyor.
Tapu işlemleri durduruldu
Turizmden konuta dönüştürülen alanların tapuda işlem görmemesi için çalışma da başlatıldı. Bu şeklide tapu almayı bekleyen konutlar için işlemler durduruldu. Ayrıca bu tür projeler için konut kredisi de verilmemeye başlandı. Tapuda turizm amaçlı göründüğü için yapılan ekspertizlerden de olumsuz rapor veriliyor.