Tüm dünyada 8 kasımda kutlanan ‘Dünya Şehircilik Günü’ ile ilgili olarak bir açıklama yapan Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) Başkanı Ferdi Erdoğan “Kentleşmeden büyüyen şehirlerin ortak sorunu, herkesin ve her kesimin gereği kadar sorumluluk hissetmemesidir. Biz 20-30 yıl, yani bir otomobil kadar kullanım ömrü olan binalarda yaşıyoruz. Oysa günümüz inşaatları en az 100 yıl için yapılmalı, kent mimarisi de bu yaklaşımla şekillenmeli ve sık sık değişikliğe gidilmemeli” dedi.
Modernleşme çağında yapıların da şehirlerin de teknolojiyle ve teknolojinin getirdikleriyle entegre hale geldiğine dikkat çeken Ferdi Erdoğan “Gelecekte, akıllı yapılaşma ve şehirleşme ile birlikte sürdürülebilir yapılar, enerji tasarruflu yapılar, sıfır enerjili yapılar, su tasarruflu yapılar ve özellikle sürdürülebilir geri kazanımlı atık yönetimi inşaat sektörünün ana gündem maddeleri arasında daha geniş bir yer alacak” dedi.
Kentsel dönüşüm sürecinin iyi yönetilmesi gerekiyor
Türkiye için en önemli gündem maddelerinden birinin kentsel dönüşüm olduğunu belirten Erdoğan; “7 milyondan fazla konutun deprem riskine karşı güvensiz durumda olduğu ülkemizde kentsel dönüşüm sürecini çok iyi yönetmemiz gerekiyor. Şu an uygulandığı haliyle, kolay satılabilir lokasyonlardaki ‘binasal dönüşüm’den çıkarıp esas ihtiyaç olan alt yapı ve alan düzenlemesi yaparak daha fazla insan, çevre ve kentsel doku odaklı bir dönüşüm planlaması yaratmalıyız. Kentleşmeden büyüyen şehirlerin ortak sorunu, herkesin ve her kesimin gereği kadar sorumluluk hissetmemesidir Biz 20-30 yıl, yani bir otomobil kadar kullanım ömrü olan binalarda yaşıyoruz. Oysa günümüz inşaatları en az 100 yıl için yapılmalı, kent mimarisi de bu yaklaşımla şekillenmeli ve sık sık değişikliğe gidilmemeli. Doğru planlanmış bir kentsel dönüşüm süreci, kentlerin tükettiği enerji, su, gıda gibi ihtiyaçların tasarruflu kullanımını hedefleyerek orta vadede enerji verimli ve insan odaklı şehirler kurmamıza vesile olacaktır. Bu da, inşaat ve gayrimenkul sektörlerinin uzun yıllar dinamizmini korumasını sağlayacaktır” dedi.
Acilen yapı yasasına ihtiyaç var
“Fabrikalardan belgeli çıkan ürünler belgesiz bir yolculuğa çıkıyor” diyen Ferdi Erdoğan öncelikle acilen bir yapı yasasına ihtiyaç olduğunun altını çizerek birbirleriyle çelişen ve uyumsuz olan yönetmeliklerden kurtulunması gerektiğini söyledi. “Binanın tasarımından yapımına kadar, piyasa denetim ve gözetiminin de içinde olduğu bütüncül bir sistem kurulmalıdır” diyen Erdoğan “Yönetmelikleri aynı çatı altında toplayan bir yapı yasası ve etkin bir piyasa denetimi olmadığı müddetçe; binaların betonarme, çelik ya da ahşap olmasının, ahşap binanın az ya da çok katlı olmasının -ki gelişmiş ülkelerde ahşap gökdelenler mevcut-, yangına karşı kat sayısına göre malzeme tanımı yapılmasının, depremin şiddetinin 4 ya da 7 olmasının, binaları ne ile yaptığınızdan çok nasıl yapıldığından emin olunması son derece önemlidir. Belgeli malzemenin belgesiz yolculuğunun baştan sona denetlenmesi ve emin olunması şarttır” açıklamasında bulundu.
İnşaat malzemeleri sadece demir ve çimentodan ibaret değil
Yeşil binaların, akıllı binaların, pasif evlerin, akıllı kentlerin planlandığı bir dünyada, inşaat malzemesinin sadece çimento ve demirden ibaret olmadığı söyleyen Ferdi Erdoğan “Üretimden lojistiğe, tasarımdan uygulamasına inşaat malzemeleri bu ekosistemin dışında kalamaz” dedi. Konuşmasını “Kaynakların akılcı ve etkin kullanılmasının önemi gün geçtikçe artmaktadır. Isıtma, soğutma, aydınlatma, seramik, boya, yalıtım, güvenlik, tuğla, gaz beton, kapı, pencere, cam, mobilya, ankastre malzemeler, beyaz eşya artık temiz bir konutun bileşenleridir” şeklinde sürdüren Erdoğan; “İnşaatın temelinde de birçok fonksiyon yer almaktadır. Dijital platformların ve uygulamalarının projelere entegre edilmesi, bu entegrasyon için gerekli dataların yatay entegrasyon ile yani; tedarikçi-üretici-iş ortakları-bayiler-distribütörler-yapı marketleri-mimarlar-mühendisler-müteahhitler-ustalar-nihai kullanıcılar aracılığı ile toplanıp bilgiye dönüştürülmesi ve geleneksel süreçlerin, hedeflerin optimize edilmesi ile gerçekleşebilecektir. Yani, geleneksel malzeme seçiminden, veri üreten çağdaş, yenilikçi, hafif, çevreyle barışık malzemelere geçişten, evin içinde dolaşmak yerine müşterinin aklında ve fikrinde dolaşmaktan bahsetmekteyiz” dedi.
