Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), Hazır Beton Endeksi 2021 Haziran Ayı Raporu’nu açıkladı.
Faaliyette haziran ayında gözle görülür bir iyileşme ve yukarı yönlü hareket dikkat çekicidir. Beklenti Endeksi’nde bir önceki aya kıyasla ciddi bir değişme söz konusu olmayıp hâlen eşik değerin üstünde devam etmektedir. Buna karşılık Güven Endeksi’nin aşağı yönlü hareketi, pandemi koşullarındaki iyileşme ve ekonomik normalleşmeye rağmen inşaatta uzun dönemli toparlanma için şartların henüz oluşmadığını göstermektedir.
Hazır Beton Endeksi Haziran Ayı Raporu verilerine göre haziran ayında bütün endeksler, pandeminin etkilerinin görüldüğü geçen yılın haziran ayına kıyasla düşük görünmektedir. Faaliyetteki yükselmeye rağmen, geçen yılın aynı ayına kıyasla inşaat sektörü daha yavaş yol almaktadır. Yıllık bazda güven ve beklentide benzer oranda bir azalma görülmektedir.
“İnşaat maliyetlerindeki artış, konut fiyatlarındaki yükselme, döviz kuru ve faiz seviyesinin yüksek olması, inşaat sektörünün hızını kesmektedir”
Raporun sonuçlarını değerlendiren THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “İnşaat sektörü, faaliyetlerdeki hareketliliğe rağmen geçen yılın haziran ayına kıyasla daha yavaş yol almaktadır. Pandemi koşullarının etkisinin azalmasına rağmen başta inşaat maliyetlerindeki artış, konut fiyatlarındaki yükselme, döviz kuru ve faiz seviyesinin yüksek olması, inşaat sektörünün hızını kesmektedir.” dedi.
Türkiye yüksek enflasyon, yüksek döviz kuru ve yüksek faiz sarmalından kurtulmalı
Ekonomi ve inşaat sektörüyle ilgili değerlendirmelerini paylaşan Yavuz Işık, “OECD’nin en son tahminlerine göre OECD ülkeleri içerisinde pandemiden en hızlı çıkacak olan 2. ülke Çin’den sonra Türkiye görünmektedir, ancak bu noktada inşaat sektörünün durumunun diğer sektörlerden farklılaştığının altını çizmek gerekmektedir. Rakamlara bakıldığında, diğer sektörlere paralel olarak inşaat sektöründeki cironun da artığı anlaşılmaktadır. Zira İnşaat Ciro Endeksi, üretime kıyasla daha fazla artmış görünmektedir. Bunun nedeni konut fiyatlarında ve inşaat maliyetlerinde ortaya çıkan yükseliştir. İnşaat maliyetlerindeki artışa paralel olarak konut fiyatları da yükseliş göstermiştir. Son bir yıldaki inşaat maliyetlerindeki artış %35’tir. Bir yandan yüksek faiz ile birlikte artan finansman maliyeti diğer yandan döviz kurundaki artışa bağlı ithal girdi maliyetlerindeki artış neticesinde ekonominin yükü ciddi şekilde yükselmiştir. Türkiye’nin yüksek enflasyon, yüksek döviz kuru ve yüksek faiz sarmalından kurtulmadan sağlıklı bir büyüme yapısına kavuşması ve potansiyelini ortaya koyması beklenmemelidir.” dedi.